6 Mayıs 2010 Perşembe

Gözlem Günlüğü: 30 Nisan - 01 Mayıs 2010

2 yorum
Tekrar Merhaba,

Teleskop aynası yapımı konusundaki yazılara bir türlü başlayamadığımın farkındayım, blogu bu amaçla açmıştım ama işler o şekilde gelişmedi, o yazılar biraz daha bekleyecek gibi görünüyor, bloga biraz daha içimden geldiği şekilde devam edeceğim bundan sonra :)

Aslında bir süredir astronomi ile de pek ilgilenemedim, son zamanlarda ki güzel bir gelişme gokbilim.com forumundan Onur Atılgan`ın organizasyonu sayesinde Baader AstroSolar güneş filtrelerine, normalin altında bir fiyatla sahip olabilmemizdi. Filtre bir süre önce elime ulaştı, 6" ATY 2009 teleskobuma uygun filtre hücresini mukavvadan yapmak yarım saatimi dahi almadı. Bir kaç gün sonrasında bulutlar müsaade ettiğinde de kendi teleskobumla ilk güneş gözlemimi yapabildim :) Şansıma güneş lekelerinin olduğu bir dönemdi ve lekeleri gözlemleyebildim. Fotoğraflamak da istedim ancak manuel bir teleskopla bu fotoğraf işi tahmin ettiğimden de zor oluyor, yakın zamanda burada ilk güneş lekesi fotoğraflarımı da paylaşmayı umuyorum :)

Yakın zamanda olan bir başka güzel gelişme de yeni teleskobumu (6"`lik el yapımı teleskobu) sonunda İstanbul`un ışık kirliliğinden kaçırabilmem ve gözlem için yazlığımıza (İğneada/Kırklareli) götürebilmem oldu. Bu teleskobu daha önce İstanbul`da denemiş, Orion Nebulası, Mars, Saturn, Double Cluster gibi cisimleri gözlemlemiştim, her biri için önceki teleskobuma oranla daha iyi görüntüler alabildiğime de çok sevinmiştim, beklentimin en ötesinde olan Mars olmuştu, o gece ki durgun atmosferin de sayesinde Mars`ın kutup buzlarını dahi görebilmiştim, ancak İstanbul`da ki ışık kirliliği yüzünden bu teleskobun derin uzay kabiliyetini test edebilmek mümkün olmamıştı. Uzun zamandır beklediğim an geçen haftasonu gerçekleşti, sonunda yeni teleskobumu ışık kirliliğinin çok daha az olduğu İğneada`da deneyebilecektim. Bu hem yeni teleskobum hem de benim için bir derin uzay testi olacaktı. Teleskop için bir test, çünkü bana derin uzayda neleri gösterebileceğini merak ediyordum, benim için de bir test, çünkü eski teleskobumdan dolayı tam bir Go-To tembeliyim ve uzayda çok bilindik cisimler dışında neyin nerede olduğunu bilmiyorum, bu teleskop manuel olduğundan yıldız atlasımla başbaşa kalacaktım ve bakalım aradığım sönük cisimleri bulabilecek miydim? :P   

Yıllardır, küçük çaplı bir teleskoba sahip olmamdan dolayı tatmin edilmemiş bir derin uzay merakım var, özellikle de galaksilere karşı, çünkü 4,5" teleskobum ile görebildiğim galaksiler sadece Andromeda (M31), M81 ve M82 idi. 30 Nisan - 01 Mayıs geceleri 6"`lik yeni teleskobuma hedef olarak da bu nedenle Büyük Ayı takımyıldızı çevresindeki galaksileri seçmeye karar verdim. Andromeda aslında en kolay görülebilen (hatta yeterince karanlık bir ortamda çıplak gözle bile seçilebildiği söylenir) galaksi ancak bu haftasonunda konumundan dolayı görmek mümkün değildi. Ben de kendime şöyle bir hedef listesi çıkardım: M81, M82, M101, M51 (fotoğrafı odamın duvarını süsleyen ve kendi gözlerimle görmeyi en çok istediğim), M63, M109, M106, M94. Başarılı olabilirsem M81 ve M82 dışındakileri hayatımda ilk defa görecektim, bu da o güne kadar görmüş olduğum galaksilerin sayısı 2`ye, 3`e katlanacak demekti ;)

Gökyüzü atlası olarak ücretsiz olarak indirilebilen Triatlas kullanıyorum. Triatlas`ın A, B ve C olmak üzere üç çeşidi var ve sırasıyla 9, 11 ve 12,6 kadire kadar yıldızları içeriyorlar, bunları indirip A4 kağıda çıktılarını alıp kullanabiliyorsunuz. Söylediğim gibi gökyüzünde yolumu bulma konusunda tecrübeli olmadığımdan ben kafamı fazla karıştırmaması açısından A versiyonunu tercih ettim. Yazıcımın en kaliteli baskı ayarıyla çıktıları aldım ve şeffaf dosyalar içeren spiralli bir klasörün içine sayfaları yerleştirdim, böylece sayfalar gece düşecek çiğden ve nemden de korunuyor, parayla satın alacağım bir gökyüzü atlasından eksiği yok, fazlası var :) Yanda Triatlas`dan alınmış, Büyük Ayı takımyıldızı çevresinde benim görmeyi hedeflediğim galaksilerin yerini de gösteren bir ekran görüntüsünü görebilirsiniz. Resime tıklayarak büyük boyunu görebilirsiniz. Çok da uzatmadan gözlem detaylarına geçeyim.

Gözlem Yeri: İğneada/Kırklareli (Bilenler var ise tam olarak Mert Gölü kıyısı)
Gözlem Saatleri: (yaklaşık) 30 Nisan Cuma 22:00 - 23:15
                                             01 Mayıs Cts.   21:00 - 23:00
Ekipman: 6" El Yapımı Dobsonian Teleskop F~= 1000mm
                 Rigel Quikfinder Bulucu
                 GSO 25mm Plössl 52° Gözmerceği
                 Orion Expanse 15mm Geniş Açılı 66° Gözmerceği
Diğer Notlar:
- Yazlık evlerin arasında, yerleşim yerinin içinde gözlem yaptığımdan etraftaki bina ve uzaktan da olsa sokak lambalarında gelen ışıklar var
- Hava burada her zaman olduğu gibi fena halde nemli ve gece boyunca çiğ düşüyor
- Gökyüzünde bulut hiç yok, rüzgar bakımından da hava sakin

30 Nisan Cuma
Gözlem için dışarı çıkmam geç saatleri buldu, saat 23:00`e doğru Ay görünmeye başlayacak ve gökyüzünü aydınlatacağından hedeflediğim galaksileri görmek mümkün olmayacak. Vakit dar olduğundan öncelikle diğer teleskobumla görmüş olduğum ve parlak sayılabilecek (dolayısıyla nispeten kolay hedefler olan) M81 ve M82`yi bulmayı hedefledim, zaten birbirlerine çok yakın olduğundan birini bulduğumda diğerini de bulmuş olacağım. Daha önceki tecrübelerime göre daha iyi kontrast verdiğini düşündüğüm (inandığım?) 15mm Orion Expanse gözmerceği takılıydı. Aradığım galaksilerin yakınında çok parlak yıldızlar yok, dolayısıyla Büyük Ayı takımyıldızındaki parlak yıldızlara göre konum ve açı olarak mesafeleri dikkate alarak aradığımı bulmalıyım. Rigel Quikfinder 0,5 ve 2 derece çapındaki halkalarıyla gökyüzündeki mesafeleri ölçme konusunda işimi çok kolaylaştırıyor, kesinlikle büyütme yapan normal bulucu dürbünlere göre çok daha kullanışlı. Dediğim gibi gökyüzünde yolumu bulmayı bilmediğim, gökyüzü atlasına ve hatta rigel bulucuyla aradığımı bulmaya da (parlak gezegenleri bulmaktan bahsetmiyorum tabii ki) çok alışık olmadığımdan, M81 ve M82`yi bulmam uzun zaman aldı ama sonunda buldum :) 15mm gözmerceği geniş açılı da olsa iki galaksiyi aynı anda görüntüyü sığdırmaya yetmiyor, gözmerceğini değiştirip 25mm plössl`ı takıyorum ve büyütmenin azalması, görünen alanın genişlemesi sonucu iki galaksi de yanyana gözlerimin önünde, hem görüntünün güzelliğinin, hem bunu kendi ellerimle yaptığım bir teleskopla görebilmenin, hem de Go-To tembelliğinden kurtulup aradığım galaksiyi ilk defa kendim bulabilmenin tatminini yaşıyorum :D 25mm gözmerceği ile galaksiler beklendiği gibi daha parlak, sandığımın aksine 15mm Expanse daha iyi bir kontrast vermiyor, 25mm ile daha geniş alan görebilmek de aradığını bulabilmeyi kolaylaştırıyor, bulucu gözmerceği olarak 25mm plössl`ı kullanmanın daha mantıklı olduğu ortada ve onunla devam ediyorum. Hatta o anda daha da az büyütme sağlayacak bir gözmerceğine sahip olmak gerekliliğini anlıyorum veya geniş açılı bir 25mm`de olabilir, aklımın bir köşesinde satın alınacaklar listesine ekliyorum. M81 ve M82`den sonra aileme Saturn ve Mars`ı gösteriyorum, Saturn neredeyse tepe noktasında ve o güne kadar gördüğüm en güzel görüntülerden birini veriyor, Mars ise alçalmaya başlamış, görüntü pek net değil, küçük olduğundan detay seçilmiyor, barlow ve 9mm gözmerceğim de yanımda olmadığından Mars ile fazla vakit harcamıyorum. O sırada Ay kendini göstermeye başlamış, listedeki diğer galaksilerden bazılarını bulmaya çalışıyorum ancak sonuç alamayınca ertesi gece daha erken çıkmak üzere toparlanıyorum. 

01 Mayıs Cumartesi

Ay`ın gözlemimi mahvetmemesi için bugün gözleme daha erken başlıyorum, zaten Ay`da düne göre daha geç saatte görünmeye başlayacak, gözlem için daha iyi bir gece. Gezegenlere bakmayı hiç düşünmüyorum, çıkardığım listedeki galaksileri bulup bulamayacağımı, bu teleskopla neler görebileceğimi öğrenmeliyim.

M81, M82: Gözlerim karanlığa tam olarak alışmadığından en kolay hedefle başlıyorum, dünkü gözlemden yerini öğrendiğim için bu sefer gökyüzü atlasına başvurmama gerek yok, yerlerini kolayca buluyorum. M81 disk, M82 de kalın bir çizgi (zaten puro galaksisi olarak da anılıyor) olarak kendini belli ediyor. M81 11,8 milyon ışık yılı, M82 11,5 milyon ışık yılı uzaklıkta. Stellarium`a göre M81 6,9 kadir parlaklığında, M82 ise 8,4.

M101: Pinwheel Galaxy. Bu ve bundan sonrakiler kendi gözlerimle ilk defa görebildiğim galaksiler. M101 hayal meyal bir pus olarak görünüyor, parlak bir çekirdek kısmı seçemiyorum, galaksi ararken başka bir nebulaya mı denk geldim diye düşünüyorum ama mümkün değil :D Çapı oldukça büyük, 25mm gözmerceğinin neredeyse 1/4 çapı kadar genişlikte, M81`in yaklaşık 2 katı büyüklükte gibi görünüyor. Stellarium`a göre 7,7 kadir. (Bu arada kadir olarak parlaklığını veren sayı ne kadar yüksekse cisim o kadar sönük demektir)

M51: Whirlpool Galaxy. Görmeyi en çok istediğim, bence en ilginç görüntüsü olan galaksi, aslında biri diğerini yutan iki galaksi. 4,5"`lik teleskobumla da bulmaya çalışmış, ya bulamamış ya da teleskobun çapının yetersizliğinden görememiştin. Bu sefer buldum ve tanımakta hiç zorluk çekmedim, iki galaksinin parlak çekirdekleri ve çekirdeklerin etrafındaki bulutsuluk ile kendine has şekli belli oluyordu. Spiral kolları görebilmeyi de çok isterdim ama onun için daha büyük çaplı bir teleskop yapmalıyım. Parlaklığı 9,6 kadir.

M97: Owl Nebula. Bir galaksi değil gezegenimsi bulutsu. Maalesef aradım ama bulamadım. 11,4 kadirden parlaklık bu teleskop veya bu gözlem şartları için fazla sönük kaçmış olabilir.

M108: Owl Nebula`nın çok yakınında, M97 gibi bunu da bulamadım. Parlaklığı 10,1 kadir olarak görünüyor.

M109: Hayal meyal bir bulutsuluk olarak gördüm, çekirdeği de görünmüyor. Görmek istediğim için bir bulutsuluk gördüğümü dahi düşündüm ama teleskobu hareket ettiğimde bulutsuluk da hareket ediyordu, dolayısıyla doğru şeye bakıyordum :) Parlaklığı 9,8 kadir.

M63: Sunflower Galaxy. Hayal meyal seçilebilen bir bulutsu olarak görünüyor, parlak bir merkez kısmı seçilemiyor. O kadar sönük ki şekli hakkında da fikir edinemedim. Parlaklığı 8,6 kadir olarak görünüyor.

M94: Galaksinin merkezi çok parlak, şaşırtıcı derecede parlak, gözlemden sonra doğru şeye baktığımdan emin olmak için stellarium`dan da kontrol ettim ve oradaki görüntüsünde de merkezi çok parlak görünüyordu. Baktığım diğer galaksilere göre çapı daha küçük görünüyor. Parlaklığı 8,2 kadir.

Gözlem Sonrası Düşünceler:
  • En çok merak ettiğim 6"`lik yeni teleskobun 4,5"`lik teleskobuma göre ne kadar daha fazla ışık toplayabileceği ve bana neler gösterebileceğiydi. Sadece Büyük Ayı ve çevresindeki galaksileri hedeflediğim halde beklediğimden de fazlasını görebildim. Benim baktığım sadece küçük bir alandı, gökyüzünün tamamında görebileceklerimi düşününce, bu teleskop benim ufkumu beklediğimden de fazla açacak gibi görünüyor :) 
  • Cloudy Nights forumlarında 10"`lik bir teleskopla görülebilecek galaksi sayısının 1000 kadar olduğunu okumuştum, bu bana biraz uçuk bir sayı gibi gelmişti. 6"`lik teleskobumla hızlıca yapılan bir gözlemde ve sadece Büyük Ayı çevresinden 7 galaksi görebilince 10" açıklığın yapabilecekleri o kadar da uçuk görünmüyor artık. Evet kesinlikle "size does matter" :D Bu teleskopla göreceğim daha çok şey var ama kesinlikle daha büyüğünü de istiyorum.
  • Aslında gözlem yerim o kadar da ideal değildi, dediğim gibi etraftan gelen ışıklar vardı, hava çok nemliydi. Ayrıca gözlerimin karanlığa alışmasını da beklemedim, eğer hiç yapmadıysanız zifiri karanlık bir ortamda gözleriniz karanlığa 2-3 saat kadar alıştırınca ne kadar çok yıldız görebileceğinize inanamazsınız :) Bu işi biraz daha fazla ciddiye alan gözlemciler gözlem günü gündüzden  güneş gözlüğü takarak gözlerini geceye alıştırmaya başlıyorlarmış. Etraftan gelen ışıkların olmadığı, zifiri karanlık bir ortamda gözlem yaptığımı, o gece gökyüzünde Ay olmayacağını ve gözlerimi de en az 2-3 saat karanlığa alıştırdığımı düşünüyorum da gördüklerimi kesinlikle daha parlak ve detaylı görebilirdim, arayıpta bulamadıklarımı da eminim ki bulabilirdim.
  • Aradığım sönük cisimleri daha kolay bulabilmek için, hatta sırf zevk amaçlı rastgele gökyüzünü taramak için 25mm plössl`dan daha geniş açı gösterebilen bir gözmerceğine sahip olmak çok kullanışlı olurdu. Sanırım bundan sonra alacağım ilk gözmerceği böyle bir şey olacak. Bu 25mm`den daha yüksek odak uzunluklu veya 25mm civarı ama daha geniş açılı bir şey olabilir. TeleVue`nun şu sayfasından anladığım kadarıyla gökyüzünde aynı alanı gösteren gözmerceklerinden daha geniş açılı olanı, yani daha fazla büyütme yapan ve daha kısa odak uzunluklu olanı daha iyi kontrast veriyor. Bu da aradığını daha kolay bulmak, bulduğunda daha çok detay seçebilmek demek :D 21mm`lik bir Televue Ethos alabilsem herhalde başka da bir şey istemem. Ethos demişken yazıyı da bir Ethos kullanıcı yorumuyla sonlandırayım: "Take my wife, kids, or car, but don't touch my Ethos eyepieces! — BT, ONT"
 

2 Nisan 2010 Cuma

İlk Teleskobum

1 yorum
Sevgili Nurcan Örtügen Gök`ün yeni projesi. Projeyi bir de benim açıklamama sanırım gerek yok, afişi ve internet sitesini paylaşmakla yetineceğim, eğer henüz bilmiyorsanız detayları projenin internet sitesi olan http://www.ilkteleskobum.com`dan öğrenebilirsiniz. Yalnız şu kadarını söylemeliyim, amatör astronomi camiasında John Dobson nasıl bir efsane oldu ise bu hevesi, bu azmi, bu yetenekleri (hem teleskop yapımı hem de sosyal tarafı ile) varken bence Nurcan Örtügen Gök`de öyle bir efsane olacak Türkiye için, şuraya yazıyorum... :)

Proje şimdiden Hürriyet Gazetesi ile Bilim ve Teknik dergisinde yer buldu bile, bu arada Nurcan hanım 2 Nisan 2010 Cuma sabah 10:30'da TRT Radyo 1'de canlı yayında İlk Teleskobum projesini anlatacak. İstanbul için FM 95.6 frekansından veya internet üzerinden bu bağlantıya tıklayarak dinleyebilirsiniz.

Kundak Tipleri

0 yorum
Tekrar Merhaba,

Ayna yapımı hakkında bir şeyler yazmaya geçmeden önce genel olarak teleskoplar hakkında temel bazı şeyler yazmayı planlamıştım, ilk yazı teleskop tipleri idi, kundak tipleri ise değinilmesi gereken başka bir konu. Son yazıdan sonra arayı biraz fazla uzattım, hiç yazmamaktansa kısa da olsa bir şeyler yazmak ve bu yazma işini gereğinden fazla da ciddiye almamak daha doğru olacak gibi görünüyor, sonuçta kitap değil blog yazıyorum :)

Amatör gözlemcilerin kullandığı teleskopların genel olarak iki türden biri olduğu söylenebilir. Bunlar "altazimuth" ve "ekvatoryal" kundaklar. Ticari ürün olarak satılan teleskoplar arasında pek görülmese de amatör teleskop yapımı camiasında nadir de olsa kullanılan bir de küresel kundaklar var.

Bir de teleskop kundakları manuel olarak hareket ettirilebildiği ve gökcisimlerinin elle takibi yapılabildiği gibi takip motorlu, go-to ve push-to sistemlerine de sahip olabiliyorlar. Takip motorlu sistemler gökcisimlerinin yerini kendileri bulamıyor, ancak bulduğunuz cismi takip edebiliyor. Bu çoğu amatör gözlemci için de aslında yeterli, eğer astrofotografi ile de ilgileniyorsanız en azından uzun poz süreli derin uzay fotoğrafları çekebilmek için de mutlaka olması gereken bir özellik. Go-To sistemler ise hem takip yapabiliyor, hem de gökcisimlerinin yerini kendileri bulabiliyor, size başlangıç ayarını yaptıktan sonra sadece el kumandasından görmek istediğiniz cismin adını seçmek kalıyor :) Bu büyük bir kolaylık, ancak işin zevkli kısmından mahrum ettiğini düşünenler de az değil, gökyüzünü tanımak, neyin nerede olduğunu bilmek ve aradığınız şeyi kendi teleskobunuzla bulabilmek ayrı bir maharet ve zevk. Benden bir itiraf olsun, gözlem yapmaya bir Go-To teleskopla başladığım için yerini bildiğim gökcismi sayısı çok az, anlayacağınız Go-To`nun rahatlığına alışmak da pek iyi bir şey değil. Ancak gözlem sürenizi kısa kesmek zorundaysanız veya kısa sürede çok sayıda cisim görmek istiyorsanız Go-To kesinlikle çok güzel bir özellik. Push-To kundaklar ise takip motoru olmayan ancak size istediğiniz cismi bulabilmek için teleskobu ne yöne çevirmeniz gerektiğini söyleyebilen sistemler.

 

1. Altazimuth Kundaklar:

Yatay ve dikey eksenler etrafında dönebilen kundaklar, ismini de İngilizce altitude ve azimuth kelimelerinin birleşiminden alıyor. Bunlar süpermarketlerde bile satılıp neredeyse bedavaya alabileceğiniz (ama astronomi gözlemlerinden soğumamak için almamanızın daha iyi olacağı) basit teleskopların ucuz kundakları da olabilir, kocaman bir Meade LX200 teleskobu taşıyan çatal kundak da olabilir. Tabii amatör gözlemci ve teleskop yapımcıların çok sevdiği dobsonian tipi kundaklar da bir çeşit altazimuth kundak.

Tercih edilmelerinin en büyük sebebi ekvatoryal kundaklara göre daha basit yapılı ve daha ekonomik olmaları, ayrıca daha kompakt yapılı oldukları için taşıma, saklama açısından avantajlı ve kurulumları da basit. Astrofotografi ile ilgilenmeyeceksiniz, başarılı bir altazimuth kundak size ömür boyu yetebilir de, uzun pozlu fotoğraflar çekmek ve fotoğraf işinde ilerlemek istiyor iseniz bu konudaki dezavantajları yüzünden tercihiniz bir ekvatoryal kundak olacaktır.

Altazimuth kundaklara örnek vermek gerekirse:

Basit bir manuel altazimuth kundak
Dobson tipi bir kundağa sahip teleskop
Tek kollu Go-To altazimuth kundağa sahip teleskop
Go-To çatal kundaklı bir teleskop


2. Ekvatoryal Kundaklar: Bu tip kundaklarla gökcisimlerinin takibini daha kolay ve daha hassas şekilde yapmak mümkün olabilmektedir. Bunun nedeni ekvatoryal kundağın dönme eksenlerinden birinin dünyanın dönme eksenine paralel olarak ayarlanabilmesidir. Her kullanım öncesi bu ayar yapılır ve daha sonrasında gökcisimlerinin takibini tek bir eksende (ekvatoryal eksen veya sağ açıklık) hareket vererek yapmak mümkün olur. Bu hem elle takip yapıldığında işimizi kolaylaştıracaktır, hem de motorlu takip yapılırken, fotoğraf amaçlı kullanıldığında da daha hassas takip yapılabilmesine, dolayısıyla daha uzun poz süreli fotoğraflar çekilebilmesine de imkan sağlayacaktır. Takip hassasiyeti dışında Alt-Az kundaklara göre genel olarak daha stabildirler (rüzgar veya başka etkenlerden kaynaklanacak titreşimler konusunda), ayrıca ağırlık olarak taşıma kapasiteleri de çok daha fazla olabilir. Bu hobide ilerlemişseniz ve iyi bir kundak yatırımı yapmayı düşünüyorsanız alacağınız kundak çok yüksek ihtimalle iyi bir ekvatoryal kundak olacaktır.

Örnek olarak:

Basit ve ucuz bir manuel ekvatoryal kundak
Orion`ın gelişmiş bir Go-To ekvatoryal kundağı
Celestron CGE Pro Mount

3. Küresel Kundaklar:

Genellikle el yapımı dobson teleskoplarda nadir de olsa küresel kundaklara rastlamak mümkün, ticari ürün olarak satılan teleskop örneği olarak ise benim rastladığım sadece bir ürün var. Fazla laf kalabalığı yapmadan bir örnek vermek sanırım daha iyi olacaktır. Aşağıdaki videoda (bana ATY 2009 çalıştayında teleskop yapımını öğreten hocalarımdan biri olan, daha sonra tamamladığım teleskop aynasının yapımı aşamasında bana sayısız yardımı olan ve mail grubunda sorduğum tüm bezdirici sorulara usanmadan cevap veren :) ) sevgili Başar Titiz`in yaptığı küresel kundaklı teleskobunu görebilirsiniz.




Kısa olur diye başladığım yazıyı yine kısa kesemedim farkındayım, zamanla daha kısa ve öz yazmayı (ve daha sık yazabilmeyi) öğreneceğimi umuyorum. Bu arada özetlemeye çalıştığım bilgilerde bir hata varsa affola... (öneri ve düzeltmelere açık olduğumu söylememe gerek yok herhalde :) )




Not: Blogumun tanıtımına sayfalarında yer veren astroturk.net`e çok teşekkürler, buna değer gördükleri için onur duydum :) Yazının adresi: http://astroturk.net/?p=1322

23 Şubat 2010 Salı

Teleskop Tipleri

0 yorum
Eğer teleskoplar hakkında daha önceden pek bir şey bilmiyorsak "teleskop" dendiğinde ilk aklımıza gelecek görüntü muhtemelen yandakine benzer bir mercekli teleskoba ait olacaktır. Halbuki amatör gözlemlere başlayacak birinin ilk teleskobu olmak için en iyi seçenek olduğunu, performans/fiyat oranı bakımından da söylemek zordur. Bir de şu üzerinde neye dayanarak hesaplandığı bile bilinmeyen "500 kat büyütme" gibi ibareler olan teleskoplardansa sizi gözlemlerden bile soğutabilir, bunlarla görebilecekleriniz muhtemelen Ay ve Jupiter ile uydularından ibaret kalacaktır, kaldı ki "teleskobun yüksek büyütmelisi makbul" diye bir şey yoktur, teleskoplar genellikle yüksek büyütme kabiliyetine göre değerlendirilmez :) Eğer ilk teleskobunuzu satın almadan önce biraz araştırma yapmış iseniz amatör gözlemcilerin bir çoğu gibi siz de Newton tipi bir aynalı teleskoba yöneleceksiniz. Aynı şey ilk yapacağınız teleskop için de geçerli.

Teleskop tipleri kabaca üç şekilde gruplayabiliriz:
  • Aynalı Teleskoplar
  • Mercekli Teleskoplar
  • Aynalı ve Mercekli (Katadioptrik) Teleskoplar

Alacağımız veya yapacağımız teleskobu ise genel olarak aşağıdaki özellikleri ile değerlendirebiliriz:

Açıklık: Teleskobun birincil aynasının veya mercekli bir teleskop ise ışığın teleskop tüpüne girerken ilk karşılaştığı merceğin çapı. Açıklığımız ne kadar fazla ise görebileceğimiz sönük derin uzay cisimlerinin sayısı o oranda fazla olacaktır, ayrıca bu cisimleri daha parlak ve daha detaylı görebilme imkanına sahip olabiliriz. Örneğin 10" bir teleskop ile ışık kirliliği olmayan bir yerden görebileceğiniz galaksilerin sayısının yaklaşık 1000 kadar olduğunu okumuştum, eğer elinizde 4" açıklığa sahip bir teleskop var ise bu sayı bir elin parmaklarının sayısını ancak geçecektir. Sanılanın aksine teleskoplarda yüksek büyütme yapmak o kadar da önemli değildir, çoğu derin uzay cismini gözlemlemek için de yüksek büyütmeler tercih edilmez, teleskobun ışık toplama kabiliyeti çok daha önemli bir faktördür. Ayna çapının artması aynı zamanda daha fazla çözünürlük demektir, tıpkı dijital fotoğraf makinanızın piksel sayısının artması gibi. Bu sayede ayna çapının artması ile gezegen gözlemlerinde de -eğer atmosfer şartları izin verirse- gezegenler üzerinde daha ince detaylar seçebilme şansı doğacaktır. Bu nedenlerledir ki teleskop kullanan bir çok amatör gözlemci "aperture fever" denen hastalığa yakalanır, hep daha büyük çaplı teleskoplara sahip olmak isterler :) Kötü haber, atmosfer şartları nedeniyle büyük çaplı teleskopların bu avantajlarından yararlanmak çoğu zaman mümkün olamayacaktır. Hatta bazen kartondan veya başka malzemelerden yapılan maskeler ile fazla büyük olan açıklığı küçültmek gerekebilir. Diğer dezavantajlar olarak daha büyük açıklıklı teleskopların daha ağır, daha büyük ve daha zor taşınır olması sayılabilir. Bu nedenle verimli olarak kullanabileceğinizden daha büyük/ağır teleskoplar almamakta veya yapmamakta fayda vardır.

Odak Uzunluğu: Odak uzunluğuna bağlı olarak teleskobunuzun büyütme kabiliyeti ortaya çıkacaktır, eğer gezegen gözlemlerine öncelik vereceksek ve yüksek büyütmeler istiyorsak odak uzunluğu fazla olan bir teleskop tercih edebiliriz, geniş açılı derin uzay gözlemleri peşindeysek bunun tam tersi geçerli olacaktır. Teleskobumuzun odak uzunluğunun kullandığımız göz merceğinin odak uzunluğuna bölümü bize o gözmerceği ile elde edilecek büyütme miktarına verecektir. Örneğin 10mm gözmerceğimizi 1000mm odak uzunluğuna sahip bir teleskopta kullanıyorsak 1000/10=100 kat büyütme, 2000mm odak uzunluğuna sahip bir teleskopta kullanıyorsak 2000/10=200 kat büyütme elde ederiz.

Odak uzunluğu teleskop tüpünün uzunluğu ile doğrudan bağlantılı olması bakımından da önemlidir. Eğer Dobson tipi bir teleskop kullanıyorsak ve odak uzunluğu fazla ise teleskobumuzun gözmerceğinden bakabilmek için bir merdivene çıkmamız gerekebilir :) Katadioptrik teleskoplarda ise daha kompakt yapıya sahiptir, daha yüksek odak uzunlukları daha kısa tüplerde sağlanabilir.

F Oranı: Odak uzunluğunu teleskop açıklığına böldüğümüzde elde edilen ifadedir. Örneğin 8" (200mm) açıklıklı, 1000mm odak uzaklıklı bir teleskop (1000/200=5) F/5 bir teleskoptur. F oranı düşük teleskoplar daha "hızlı" teleskoplar olarak anılırlar ve astrofotoğrafçılığa daha uygundurlar, daha hızlı teleskoplarla fotoğraf çekmek istediğimizde aynı fotoğrafı daha kısa poz süreleri ile elde etmemiz mümkün olur. Eğer büyük çaplı teleskoplar kullanıyorsak kullanışlılık açısından da çap büyüdükçe F oranını düşürmemiz gerekir, aksi taktirde odak uzunluğu boyumuzu aşacak ve fotoğrafta görüldüğü gibi bir merdiven kullanmamız gerekecektir.

F oranını düşürmenin dezavantajlarından biri ise optik bozulmaların ortaya çıkmasıdır, bunların en bilineni coma sorunudur, comet yani kuyrukluyıldızdan ismini alır, coma sorunu nedeniyle görüş alanının kenarlarına doğru yer alan yıldızlar sanki kuyrukları varmış gibi görünür, iğne ucu gibi noktasal görünmezler. F/5.5 ve daha altında coma düzeltici özel mercekler kullanmak gerekebilir ki bunların pek de ucuz olduğu söylenemez. Teleskop yapımı açısından da F oranı düşük aynaların derinliği daha fazladır, bu da aşındırmak için daha fazla zaman ve efor harcamanız gerektiği anlamına gelir. Ayrıca sagitta (derinlik) arttıkça aynanın ideal parabol şeklini yakalamak zorlaşacaktır, aynamızı test etmek için kullandığımız basit Ronchi testi de düşük F oranlarında sağlıklı olmayabilir.

Işık Kaybı: Teleskobumuzda ışığın yansıdığı ve içinden geçtiği her yüzey bir miktar ışık kaybına (ve işçilik veya optik sistem mükemmel değilse optik bozulmalara) neden olur. Eğer Newton tipi bir teleskop kullanıyorsak ışık gözmerceğine gelene kadar birincil ve ikincil aynadan yansıyacaktır. Bu aynalardan her birinin yansıtıcılığının %90 olduğu kabul edilirse teleskop tüpüne giren ışığın ancak 0.9*0.9=0.81 yani %81`i gözmerceğine kadar ulaşır. Bu nedenle ışık kaybını azaltmak için teleskop aynalarında yansıtıcılığı artıran, merceklerde ise yansıtıcılığı azaltan özel kaplamalar kullanılır. Teleskobumuz Newton tipi değil de katadioptrik bir teleskop ise daha fazla mercek ve aynadan geçeceği için ışık kaybı daha fazla olacaktır. Bu durumda derin uzay gözlemleri için geniş çaplı bir Newton tipi teleskopun ideal olduğu söylenebilir.   

Teleskop tipleri diye başlık atmıştım ama buraya kadarını çok uzatınca bir türlü sadede gelemedim :) Wikipedia`dan aldığım çizimlerle birlikte kısaca değinmek gerekirse.

1. Aynalı Teleskoplar 
 
Bu tip teleskopların optik sistemi aynalardan oluşur. Resimde görülen Newton tipi teleskoplar amatör gözlemciler tarafından en çok tercih edilen teleskop türüdür. Parabolik bir çukur ayna (birincil ayna) ve elips şeklinde kesilmiş bir düz aynadan (ikincil ayna) ibarettir. Yapımı daha kolay ve daha az maliyetlidir, aynı maliyetle daha büyük açıklıklı teleskoplar elde edilebilir, amatör teleskop yapımı bakımından düşünülürse, ikincil aynanın satın alınacağı kabul edildiğinde sadece tek bir optik yüzeyin (o da birincil aynaya ait) işlenmesi yeterli olacaktır.

Ritchey-Chrétien ve Dall-Kirkham gibi sistemler de aynalı teleskoplardır ancak daha karmaşık ve maliyetlidirler, gerçi Ritchey-Chrétien tipi teleskoplar son zamanlarda uzakdoğu kökenli üreticiler sağolsun daha alınabilir fiyatlarla piyasada boy göstermeye başladı, ancak iş bunları kendin yapmaya gelince ben önümüzdeki 10 sene içinde böyle bir girişimde bulunacağımı zannetmiyorum :)

2. Mercekli Teleskoplar












Anlaşılacağı üzere optik sistemi merceklerden oluşan teleskop tipi. En basit hali biri objektif biri de gözmerceği olan iki mercekten oluşuyor, Galileo`nun keşiflerini yaparken kullandığı teleskobun olduğu gibi. (bkz. Galileoscope) Fena halde renk bozulmalarına (bkz. chromatic aberration) neden olduğu için bugün ticari olarak satılan en basit mercekli teleskoplar bile bu bozulmaları bir nebze azaltabilen akromatik mercekli teleskoplar. Mercekli teleskopların dezavantajlarından biri de büyük çaplı mercek üretmenin büyük çaplı ayna üretmekten daha maliyetli olması. Tabii ki bir aynada mükemmele yakın işlenmesi gereken tek bir optik yüzey varken her bir mercekte en az iki yüzey mükemmel şekilde işlenmeli. Bu nedenle amatörler tarafından da mercek yapmak ayna yapmak kadar tercih edilmiyor. Eğer sıradan bir amatör gözlemci iseniz akromatik bir mercekli teleskop yerine muhtemelen Newton veya Cassegrain tipi bir teleskop tercih edersiniz, ama mükemmel fotoğraflar çekmek istiyorum, yıldızlar iğne ucu gibi olsun, optik yolda hiçbir engel (ikincil ayna gibi) olmasın, merceklerin hizalanması kusursuz olsun, chromatic aberration hiç olmasın diyorsanız geniş açılı apokromatik bir mercekli teleskop da sizin rüyalarınızı süslüyor olabilir.

3. Katadioptrik Teleskoplar

Hem mercekler hem de aynalardan oluşan teleskoplardır, aynalar ve merceklerin şekli diğer teleskop tiplerine göre daha karmaşıktır, burada amaç optik bozulmaları en aza indirmektir. Ancak amatörlerce yapımı zordur ve ticari olarak satılan teleskopların maliyetleri de Newton tipi teleskoplardan yüksektir. Schmidt-Cassegrain ve Maksutov-Cassegrain en çok kullanılan tipleridir, kompakt yapıları sayesinde kısacık tüplü bir Cassegrain teleskop çok daha uzun tüplü bir Newtonian`dan daha yüksek bir odak uzunluğuna sahip olabilir, dolayısıyla taşınabilirlik açısından (hacim olarak, ağırlık olarak pek avantajlı olduğu söylenemez) da tercih edilebilir. Odak uzunluğu dolayısıyla gezegen fotoğrafçılığında avantajlı olduğu söylenebilir. Işık kaybı Newton tipi teleskoplara göre daha fazladır.

Şeması iyi güzel ama teleskopların kendisini görmek daha güzel, aşağıdaki linklerde ticari olarak satılan teleskoplara örnekler bulabilirsiniz.

Newton Tipi
Celestron Omni XLT 150 (Ekvatoryal Kundak Üzerinde - Manuel)
Meade DS-2114 (Alt-Az Kundak Üzerinde - GoTo) İlk teleskobum :)
Orion SkyQuest XT8 (Dobson Kundak Üzerinde - Manuel)
Orion SkyQuest XT8i (Dobson Kundak Üzerinde - Manuel - PushTo Akıllı Yön Bulma)
Obsession 15" UC (Dobson Kundak Üzerinde - Truss Tube - Katlanabilir - Manuel)

Mercekli
Celestron Omni XLT102 (Ekvatoryal Kundak Üzerinde - Achromatic)
Takahashi FSQ-106 (Ekvatoryal Kundak Üzerinde - Apochromatic)

Katadioptrik
Celestron CGE 925 Schmidt-Cassegrain (Ekvatoryal Kundak Üzerinde - GoTo)
Meade ETX 125-PE Maksutov Cassegrain (Alt-Az Kundak Üzerinde - Goto)
Astro-Tech 8" f/8 Ritchey-Chrétien (Sadece Optik Tüp) (Karbon fiber gövdeli teleskoplara bayılıyorum)


Şimdilik benden bu kadar...

18 Şubat 2010 Perşembe

ATM İle İlgili Kaynaklar

1 yorum
Bitirmiş olduğum 6" f/7,2 aynanın yapım aşamalarını yazmaya başlamadan önce bu işe tamamen  yabancı olanlar için Amatör Teleskop Yapımı konusunda bir kaç temel kaynağı vermenin doğru olacağını düşündüm. Sadece bunlardan faydalanarak siz de kendi teleskop aynanızı yapabilirsiniz, yoğun bir uğraş gerektirecek ancak sabırlı olduğunuz sürece de başarılı olmama şansınız yok.

Aynayı yaptık peki sonra ne olacak diyebilirsiniz, tabii ki o aynayı bir teleskop gövdesine yerleştirmeliyiz, ancak komple bir teleskop tasarlamak ve bunu inşa etmek başarıyla tamamlanmış en az bir aynayı tamamladıktan sonra düşünülmeli bana kalırsa. Ayna hücresi nasıl olmalı, kundak, tüp, odaklayıcı, ikincil ayna nasıl bağlanmalı vs. gibi düşünülmesi gereken bir çok parametre olacak, bu nedenle öncelikle ayna yapımıyla başlanmalı. Zaten teleskobun tüp uzunluğu, ikincil aynanın çapı gibi değerlerin ortaya çıkması için öncelikle birincil ayna tamamlanmalı.

Bunları söylerken birincil aynanın sanki teleskobun herhangi sıradan bir parçasıymış, aynayı yapmak teleskobu yapmaktan önemsizmiş gibi düşünülmesini istemem. Tam tersine yapacağınız ayna teleskobun en önemli, en hassas işlenmesi, en çok emek verilmesi gereken parçası olacak. Yapacağınız aynaya göre de teleskobunuzun karakteri (derin uzay gözlemine mi uygun gezegen gözlemine mi, kısa tüplü ve hafif olup kolay mı taşınır yoksa tek başınıza yerinden kaldıramazsınız ama ışık toplama kabiliyetiyle açıklık çılgınlığınızı (aperture fever) mı tatmin eder) belli olur. Bunun yanında aynanızı tamamlayana kadar belki de ince bir kitap yazabilecek kadar çok şey öğreneceksiniz. Kullanacağınız malzemeler ve özellikleri, ölçüm ve test aletlerinin yapılışı ve kullanımı, aşındırma ve cilalama hareketleri, aşındırma ve cila aletlerinin yapımı, son aşamada ihtiyaç duyacağınız özel biçimlendirme hareketleri, ronchi test aletinin ve testinin yapılması ve yorumlanması (daha iddialıysanız foucault testi) gibi bir çok şey öğreneceksiniz, optik reçinenin kokusunu, seryum oksitle cila yaparken çıkan sesleri seveceksiniz, en sonunda elinizde tutacağınız şey bir cam parçası değil (garanti veriyorum) sanki yeni doğmuş çocuğunuz gibi gelecek :)

Neyse çok da uzatmadan sözünü ettiğim, ihtiyaç duyulacak temel kaynaklara geçeyim.

ATM Türk

http://www.atmturk.org/
http://tech.groups.yahoo.com/group/ATM_Turk/

Ne mutlu ki Türkiye`de böyle bir topluluk, bu toplulukta da bu kadar özveriyle çalışan, bildiklerini aktarmaya çalışan kişiler var. Kültür Üniversitesi`nin düzenlediği ATY çalıştaylarının ilkinin de, benim de katıldığım ikincisinin de arkasında ATM Türk`ten hocalarımız var. Ben öğrendiğim her şeyi kendilerinden öğrendim, 2. aynamı yine hocalarımın sağladığı malzemeler ile ve gönderdiğim bezdirici sorulara verdikleri cevaplar sayesinde tamamladım. Siz de amatör teleskop yapımına meraklıysanız ATM Türk kesinlikle ilk adresiniz olmalı. İhtiyaç duyacağınız neredeyse tüm bilgiler zaten ya Wiki sayfasında veya e-posta grubunun eski mesajlarında mevcuttur, sorularınız veya ayna yapımı için malzemelere ihtiyacınız varsa yine e-posta grubuna mesaj göndererek yardım isteyebilirsiniz.

Stellafane
 
http://stellafane.org/

Simpsonlar`dan da bildiğimiz Springfield`ın amatör teleskop yapım topluluğu, dünyanın en ünlü ATM topluluğu, aynı zamanda en eskilerinden biri. Kendilerine ait arazilerinde gözlem için bol bol alan, toplantı, eğitim ve çalışmalar için de kapalı alanları var. Her sene düzenlenen conventionlarda katılımcılar kendi teleskoplarını sergiliyor ve çeşitli kategorilerde düzenlenen yarışmalara katılıp en iyi teleskop ve aynalar seçiliyor. (Bu arada geçen yaz yapılan toplantıda Jerry Wright ATY 2009 çalıştayı için hazırlanan teleskobu da sergiledi, ATM Türk mail grubuna üye iseniz fotoğrafları şu bağlantıdan görebilirsiniz.)

Çok da dağılmadan sadede geleyim, Stellafane sitesindeki kısa ve öz bilgiler de ayna yapımına yeni başlayanlar için faydalı olacaktır, ben aşağıdaki sayfalardan ihtiyaç duyduklarımın çıktısını alarak aynamı yaparken faydalanmıştım.

http://stellafane.org/tm/atm/index.html 

How To Make A Telescope - Jean Texerau


http://www.willbell.com/tm/tm3.htm 

Amatör teleskop yapımı için temel kitaplardan biri, bilmem gereken her şey derli toplu tek bir kaynak olarak elimin altında bulunsun diyorsanız kitapları da tercih edebilirsiniz. Böyle yönlendirmek ne kadar doğru bilmiyorum ama bu kitabın eski basımını internetten bulmak mümkün. Bazı konularda güncel kaynaklar kadar iyi olmasa da yine de çok çok faydalı ve kapsamlı. Tabii ki imkanı olanların ücretini ödeyerek kitabın güncel basımını satın alması daha doğru olacaktır :)

Bunun dışında amatör teleskop yapımı ile ilgili 4-5 kitap daha bulabildim ben internetten, benden söylemesi, bedavaya indirmek veya imkan dahilindeyse satın alarak yazarın emeğinin karşılığını vermek konusunda vicdanınızla yüzleşmek size kalmış :D

Ek olarak aşağıdaki web siteleri de takip edilmeye değer:

  • http://www.gokbilim.com astronomiyle ucundan da olsa ilgiliyseniz kesinlikle üyesi olmanız gereken forum, amatör teleskop yapımı konusunda da yardıma ihtiyacınız olursa burada sizi yönlendirebilecek bir çok kişi var 

5 Şubat 2010 Cuma

İlk Işık, İlk Yazı

1 yorum
Herkese Merhaba,

ATY (Amatör Teleskop Yapımı) ile ilgili bir blog yazmak katıldığım ATY 2009 çalıştayının hemen sonrasında aşındırmaya başladığım yeni teleskop aynası ile aklıma düşmüştü aslında. Aşama aşama yazacak ve başımdan geçenleri, kendi yorumlarımı paylaşacaktım, hatta başlangıçtan itibaren çalışmaları fotoğraflamaya da çalıştım. Bloga bir türlü başlayamadım ama yeni aynamı yaptım, bitirdim, ilk ışığını henüz iki hafta önce aldım ve bunun mutluluğu ve gururuyla artık blogun da ilk ışığını almam gerektiğine karar verdim. (İlk ışık dediğin de nedir diyenlere, ATM Türk sözlüğünde bu terim şöyle tanımlanmıştır: "Teleskop yapımcısının göz merceğinden ilk yıldız ışığını gördüğü duygusal an :-)" ) Peşin peşin söylemeliyim ki bu blogda ATY konusunda yazılacaklar kesinlikle bu işin ustası olan birinin değil, yeni başlayan bir amatörün elinden çıkmış olacak, yine de öğrenmek isteyenler için çok faydalı olacağına eminim, daha fazlası için ben sizi zaten gerekli kaynaklara yönlendireceğim.

Aslında blog ATY ile sınırlı kalmak zorunda değil, zaten bir amatör astronomi meraklısının notları şeklinde gelişecek muhtemelen. Başka neler yer alabilir diye düşününce aklıma gelenler: Gözlem notları, çektiğim Ay ve gezegen fotoğrafları, bunların Registax ve diğer yazılımlar kullanılarak nasıl işleneceği, uzun pozlama için webcam modifiyesi, ekipman tanıtımları/anlatımı (gözmerceği, filtre vs.), belki ileride cam ve ayna hücreleri için mühendislik analizleri (henüz yapmadım ama farklı cam ve ayna hücreleri için aynada ısıl etkiler ve kendi ağırlıkları dolayısıyla oluşacak deformasyonlar FEM programları ile incelenebilir diye düşünüyorum).

Kapsam ATY ile sınırlı olmayacağına göre blogun adını da değiştirmeliyim, zaten bir türlü isim beğenemeyince bir şey olsun da ne olursa olsun diyerek böyle bir şey seçtim. Şekil şemal olarak da blog nasıl olmalı bilemedim. Yeni isim ve blogun sayfa düzeni konusunda öneri bekliyorum...

(Obsession ne peki diyenler için adres: http://www.obsessiontelescopes.com/ . Dünyanın belki de en kaliteli dobson tipi teleskoplarını üreten, ayna çaplarının büyüklüğüyle her amatör astronomi meraklısının rüyalarını süsleyen, kocaman teleskoplar olmasına rağmen rakiplerine göre kolay taşınan, kolay kurulan, kolay kullanılan teleskoplar tasarlayan firma. Merak ederseniz ücretsiz broşür ve tanıtım DVD`si isteyebilirsiniz.)